ondörüncü deplasmanım. maç kayseri'yleyse de deplasman adana'ya.
bir gün önceki yaz havasına inat yağmurlu bir havada stada ulaştık. yağmurdan sonraki sürprizler yirmi liralık bilet fiyatı ve ads'lilerin blok olarak kayseri'yi desteklemeleri oldu.
maçta yirmi kişilik zaten artık neredeyse gidilebilen her deplasmandan ahbap olunmuş kişilerle beraber bir ekiple cılız da olsa takım desteklenmeye çalışıldı.
maç öncesinde ne zamandır olmayan bir umut içimde vardı. özellikle kayseriye verilen kupa maçından sonra şöyle bir kaç çelme takmak istiyordum kayseriye. hoş ligde takılan çelmeye kupa vermiyorlardı ama olsun hatıralarda bu maçın kupa kadar yeri olacağı da gerçektir.
genel anlamda iyi oynadığımız doğruysa da sanırım bu maça at gözlüğüyle bakmak ve troisiden başka bir şey görmemek istiyorum. zaten attığı üçüncü golden sonra da o bizden başka bir şey görmedi. tellere gelerek formasını çıkararak bize en güzel deplasman hediyesini verdi. eminim yedeği olsa o an formasını da orada bırakır gider, yenisini giyerdi.
maçtan sonra yine troisi hat trick yaptığı topu almak istedi. fakat maçta hat trik yapan kadar da yiyen olduğundan diğer taraf nedense topu troisi'ye vermek istemedi ve maç bitiminde koridora kadar kavga ile gidildi. bunun bize etkisi tabii ki maç sonu takımı çağıramamak oldu. bir de merak ettim acaba troisi'ye vermedikleri o topu kayserililer soyunma odasında kestiler mi? genç bir oyuncunun mutluluğunu hazmetmek bu kadar mı zor?